Şifa-i Şerif – Kadi İyaz

Şifa-i Şerif – Kadi İyaz 

Şifa-i Şerif – Kadi İyaz; bu eser, Resûlullah Efendimiz’in (s.a.v.) üstün şahsiyetini tanımanın, O'na duyulan sevgi ve bağlılığı derinleştirmenin, imanî bir gereklilik olduğunu ortaya koyan eşsiz bir başyapıttır. Asırlar boyunca İslam dünyasında büyük bir hürmetle okunmuş, medreselerde ders kitabı olarak okutulmuş, alimlerin ve dervişlerin başucu eseri olmuştur. Zira bu eser, Peygamber Efendimiz’in manevi şahsiyetini anlatmakla kalmaz; kalpleri O’nun nuruyla buluşturur.

Kadı İyaz, bu eserinde Peygamberimiz’in ahlakını, mucizelerini, yaratılış özelliklerini, insanların ve cinlerin O’na duyduğu hürmeti, ümmetinin O’na karşı olan sorumluluklarını ve O'na layık bir sevginin nasıl olması gerektiğini detaylıca işler. Eserde anlatılan her bölüm, okuyucunun sadece bilgiyle donanmasını değil, aynı zamanda muhabbetle yoğrulmasını sağlar. Şifa-i Şerif’in derinliği, onu okuyan kişiye bir tarih anlatısı sunmanın çok ötesindedir. Bu kitap, Hz. Muhammed’in (s.a.v.) aşkına kapı aralayan bir kalp terbiyesi metnidir.

Eserin dikkat çeken yönlerinden biri de, İslami ilimlerde usûl ve tertibe uygun olarak kaleme alınmış olmasıdır. Kadı İyaz’ın engin fıkıh bilgisi, hadis ilmindeki otoritesi ve edebi kudreti, bu eseri hem ilmi bir kaynak hem de tasavvufi bir rehber haline getirmiştir. Kitap, dört ana bölümden oluşur ve her biri, Peygamber sevgisinin nasıl olması gerektiğini ilmî ve manevi yönden temellendirir. Okuyucunun zihnini bilgiyle, kalbini aşkla doldurur.

Bu kitap bir ilim hazinesi, bir muhabbet kaynağı, bir kulluk pusulasıdır. Onu okuyan kazanır, anlayan olgunlaşır, yaşayan kurtulur.

Şifa-i Şerif’in yüzyıllar boyunca medreselerde okutulmasının ve halk arasında bu kadar rağbet görmesinin ardında yatan temel sebep; onun sadece aklı değil, aynı zamanda kalbi de muhatap almasıdır. Bu eser, Peygamber Efendimiz’in sevgisinin bir lüks değil, imanın bir gereği olduğunu vurgular. Zira Efendimiz’i sevmeyen bir kalbin, iman nurundan mahrum kalacağı bizzat ayet ve hadislerle açıklanır. İşte Şifa-i Şerif, bu gerçeği derinlemesine işler ve okuyucusunu bu büyük sevgiye ulaşmaya davet eder.

Bugün, dünya karmaşasında örselenmiş gönüllerin yeniden dirilmesi, Resûlullah’a olan bağlılıkla mümkündür. Onun ahlakına yönelmek, örnekliğini hayatımıza taşımak, Müslüman kimliğimizi diri tutar. Şifa-i Şerif, tam da bu noktada karanlıkta bir kandil gibi parlar. Modern çağın unutturduğu değerleri hatırlatır, kalbi uyarır, gözyaşıyla temizler, imanla güçlendirir. Şifa-i Şerif, sadece okunacak bir kitap değildir; kalpte taşınacak, hayata aktarılacak bir mirastır. Her Müslümanın kütüphanesinde yer alması gereken bu eser, her satırında Resûl-i Ekrem’e duyulan aşkı çoğaltır, kulluk bilincini derinleştirir.